Ergenlikte ailelerin çocuklara yaklaşımı çok önemli.Ailelerin çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmaları yakınlaşmalarına sebep olurken,sağlıksız iletişim birbirlerinden uzaklaşmalarına,iletişimin kopmasına sebep olur.Ergenlere yaklaşırken ben dili kullanılması gerektiği,sen dili kullanılmaması söylenir.
Peki bu ben dili ve sen dili nedir?
Ben dili ilişkiyi güçlendirir, olumlu etkiye sahiptir.Sen dili ise ilişkiyi zorlaştırmaktan başka işe yaramaz.Her şeyi daha kötü hale getirir.Ben diline bir örnek verecek olursak ;Maddi durumunuz iyi değil ve çocuğunuz sizden sürekli harçlık istiyor,arkadaşlarıyla vakit geçirip,gezmek istiyor.Annesi olarak sizde de para yok.
Bu durumda nasıl tepki verirsiniz?
-Sen ne biçim bir çocuk oldun,para mı var bende,halimizi görmüyor musun gibi yaklaşımlar sen dilidir ve direk suçlayıcıdır.Direk karşı taraf suçludur.Bu dil yani sen dili işinizi zorlaştırır.Siz bu cümleleri kurunca ergen daha da hırçınlaşır.Onun için ergenlik dönemi daha da stresli hale gelir.Saldırgan davranışlar gösterebilir.Bir de ben diline bakalım.
-Biliyorum,sen gençsin,arkadaşlarınla gezmek,para harcamak istiyorsun.Haklısın da ama maddi durumumuz bu şekilde.Sana para veremediğim için bende çok üzgünüm.Sana para vermeyi çok isterim.Ama inan bana bu durum beni de çok üzüyor.Şeklinde kurulan cümleler ise ilişkinin güçlendirecektir.Ben dili budur karşındakini suçlamak yerine kendi duygularını ifade etmektir.Ergenle bu şekilde konuşulursa ergen bu durumu anlayışla karşılayıp,size yakınlaşacaktır.
Unutmayın ergenlik ruhsal dalgalanmaların olduğu bir dönemdir ve yaklaşımınız çok önemlidir.Ben dilini kullanmak hem sizin hemde çocuğunuzun yararına olacaktır.Bu yaşamımızda da böyledir. ben dili insanlar arasında iletişimi güçlendirirken,sen dili zorlaştırır.
SAĞLIĞINIZ VE SİZ
SAĞLIĞINIZLA İLGİLİ EN GÜNCEL BİLGİLER...
13 Şubat 2013 Çarşamba
Ergenlikte aile içi iletişim
Ergenlik dönemi hem fiziksel hem ruhsal değişmelerin olduğu önemli bir dönemdir.Bazı çocuklar bu dönemi sorunsuz atlatırken bazıları aile ve çevreleriyle büyük sorunlar yaşarlar.Ergenlik döneminde ruhsal dalgalanmalar olur.Ergen ailesiyle vakit geçirmek yerine arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi ister.Arkadaşlarının önem kazandığı bir dönemdir.Aile bu konudan hep şikayetçidir.Fakat bu dönemin özelliklerinden birisi budur.Çocuk arkadaşlarını kendisine daha yakın hisseder.Sürekli gezmek ,eğlenmek ister.Kendisine karışılmasından hoşlanmaz.Özgür olmak istediğini sık sık ifade eder.Bazen duygu boşalmaları yaşayıp her şeye ağlayabilir.Çok ufak şeylerde öfke patlamaları yaşayabilir.Madde kullanmaya başlamış olabilir.Agresif tavırlar içinde bulunabilir.Vücudunda birçok değişiklik meydana gelmiştir.Kısacası bu dönem hem aile hemde çocuk için ruhsal sıkıntılar yaşatan stresli bir dönemdir.Ailelerin bu dönemi sağlıklı bir şekilde aşması sağlıklı nesillerin devamını sağlarken,aşılamayan sorunlar ise daha büyük sorunlara sebep olacaktır.
Peki aileler bu durumda ne yapmalı?
-Öncelikle sabırlı olmalı.Çünkü bu dönem geçici bir dönem
-Çocuğa karşı anlayışlı davranılmalı
-Çocuğa olumlu yaklaşım sergilenmeli
-Şiddet,hakaret içeren hareket ve sözlerden uzak durulmalı
-Sağlıklı bir iletişim kurulmalı.Bağırıp çağırmalar,şiddet olmamalı
-Çocuğun kendisini ifade etmesine izin verilmeli
-Aileyi üzen bir durum varsa ben dili kullanarak konuşulmalı.Sen dili kullanılmamalı
-Madde bağımlılığından şüphe ediliyorsa bu konuda konuşulmalı,maddenin zararları anlatılmalı,suçlayıcı davranılmamalı.
-Aile kendi başına üstesinden gelemiyorsa psikolojik yardım alınmalı.
MADDE BAĞIMLILIĞI
Madde bağımlılığı; Dürtüsel bir şekilde maddenin kullanımı
ve sürekli olarak madde arama davranışı olarak tanımlanabilir. Ülkemizde madde
bağımlılığı azımsanacak düzeyde değildir.Özellikle ergenlik döneminde madde
kullanımı artmış durumdadır.
Madde bağımlılığı;
Düşük sosyoekonomik duruma sahip ailelerde
Yetersiz eğitim seviyesine sahip ailelerde
Çocuklarıyla yeteri kadar ilgilenmeyen ebeveynlerin
çocuklarında
Anne veya babası madde bağımlısı olan çocuklarda daha çok
bağımlılığa rastlanmaktadır.
Ergenlik döneminde ergen için arkadaşları ailesinden daha
önemli gibi görülür. Arkadaşlarıyla vakit geçirmek ister.Ailesiyle vakit
geçirmekten sıkılır.B u durumda anne ve babaların ergenlik dönemi özelliklerini
bilmesi ve ona göre davranması gerekir.Ergenle sağlıklı bir iletişim
kurulmalıdır.Sağlıksız iletişim onu kötü davranışlara itecektir.Madde kullanımı
merakla başlar.Daha sonra denenir.Tabi ilerledikçe bağımlılık oluşur.Madde
bağımlılığını önlemek için çocuğunuzla bu maddelerin zararları üzerine
konuşabilirsiniz ya da çocuğunuzun madde kullandığından şüphe duyuyorsanız
psikiyatristten yardım alabilirsiniz.Son yıllarda madde bağımlılığı artmaktadır.Madde
bağımlısı olan gençlerin tedaviyi kabul etmeleri ve psikiyatristle görüşmeleri
gerekir.
Aileler genellikle madde bağımlılığında kötü arkadaş
çevresini suçlar.Benim çocuğum böyle değildi o arkadaşları yüzünden oluyor
bunlar şeklinde ifadeler sık sık söylenir.Fakat bütün çocuklar madde bağımlısı
değildir.Yani doğru arkadaş seçmek ya da kötü arkadaş seçmek ergenin
elindedir.Ergen aklı başında,doğruyu yanlışı ayırt edebilen biriyse zaten madde
kullanmaz ve kullanan arkadaşı seçmez.Eğer ergen madde kullanımına yatkınsa
kendine uygun arkadaş seçer.Bir başkasını suçlamak doğru değildir.Sonuçta çok
iyi arkadaş çevreleri de vardır.Ergen kendine uygun çevreyi kendisi isteyerek
seçer.
Eğer çocuğunuzun madde bağımlısı olduğundan şüphe duyuyorsanız,yargılayıcı
ve suçlayıcı olmadan ben diliyle iletişime geçiniz.Maddelerin zararları
hakkında bilgi veriniz.Çocuğunuzla suçlayıcı şekilde konuşmayınız ve tedavi için
ikna ediniz.
ANTİDEPRESANLAR VE ETKİ MEKANİZMALARI
Antidepresanlar oral
yolla alındığında ağızdan ve mideden yavaş emilirler. Karaciğerde parçalanıp, idrarla
atılırlar.Antidepresanlar uyku bozukluklarında,yeme bozukluklarında,depresyon
durumunda,erken boşalmada,bunaltı bozukluklarında kullanılır.
Kullanım şekli; Düşük dozda başlanır.5-10 gün içerisinde istenen
doza yükseltilir.2-4 hafta içinde etkilerini gösterirler. Hemen etkisini
göstermesi beklenmemelidir. Sabahları tok karnına alınır.Çünkü sabah belirtiler
daha ağırdır.Birden fazla antidepresan aynı anda kullanılmamalıdır.Bağımlılık
yapmazlar.Kilo aldırmazlar.Ancak bir doktora danışmadan önce antidepresan
tedavisine başlamayınız.Muayene olduktan sonra eğer ihtiyacınız varsa
doktorunuz tarafından reçetelendirilecektir.
Başlıca antidepresan ilaçlar;
Prozac,lustral,cipram,Effexor,tolvon,stabvon,zedprex,lityum,anafranil,deprenil
vb.
Bazı yan etkiler görülebilir. Ancak bu yan etkiler
herkeste aynı belirti vermez.Mide
bulantısı,baş dönmesi,bulantı,kusma,ağız kuruluğu gibi belirtiler olabilir.Bu
belirtiler görüldüğünde endişelenecek bir durum yoktur.Önlem amaçlı doktorunuza
başvurmanız sizin için iyi olacaktır.Depresyon nedir, nasıl tedavi edilir
Depresyon nedir, nasıl tedavi edilir
Depresyon çökkün duygudurum,zevk alamama,içe
kapanma,motivasyon kaybıyla kendini gösteren duygulanım bozukluğudur.Depresyon
bipolar bozukluk dediğimiz hastalıkla birlikte de görülebildiği gibi yalnız
başına görülürse unipolar depresyon adını alır.
Depresyon tanısını koyabilmek için belirtilerin en az 2
hafta devam etmesi,kişinin önceki durumuna göre işlevselliğinde bozulma olması
gerekir.Kadınlarda erkeklerden iki kat daha fazla görülü.Belirtiler sabahları
daha ağır seyreder.Gün içinde değişim gözlenir.Her yaşta olabilir fakat
ortalama yaş 40 tır.Genetik faktör etkilidir.Depresyon bir kişide yaşam boyu
bir defa görülebileceği gibi tekrarlama olasılığı da vardır.
Belirtiler;
-Kendini keyifsiz, yerin dibinde hissetmek
-Hiç bir şeyden zevk alamamak(anhedoni)
-Sosyal içe çekilme
-Motivasyon kaybı
-Sürekli ağlamaklı durum
-Libido kaybı
-Kilo alma veya kilo verme
-Aşırı yemek yeme yada iştahsızlık
-Kabızlık
-Ağız kuruluğu
-Baş ağrısı
-Düşük enerji düzeyi
-Adet düzensizlikleri gibi belirtiler görülebilir.
Depresyon hastalarının genel görünümleri ağlamaklı, görünümüne
özen göstermeyen, mahzun, zayıf göz teması kuran vs. özellikleri mevcuttur. Bu
durumlarla karşılaştığımız zaman bize depresyonu düşündürmeli.
Depresyon hastalarının % 60 ında intihar etme düşüncesi
vardır.Fakat ağır depresyonda bunu gerçekleştirecek güçleri yoktur.İyileşmeye
başlarken yani enerjileri tedaviyle arttığında intihara girişme riskleri
artar.Çünkü artık eyleme geçecek enerjileri vardır.Depresyon hastalarının
dikkatli bir şekilde gözlenmesi gerekir.
Depresyon tedavisi;
İlaç tedavisi yapılır.Antidepresanlar psikiyatristler
tarafından reçete edilir.Psikoterapi
uygulanabilir.Antidepresan ilaç tedavisine yanıt vermeyen hastalarda EKT
denilen tedavi uygulanabilir.
11 Şubat 2013 Pazartesi
Zayıflamanın Yararları
Zayıflamanın Yararları
-Öncelikle hafiflersiniz.
-Mide şikayetleriniz azalır.
-Tansiyonunuz normale döner.
-Cinsel isteksizlik ortadan kalkar.
-Kandaki kolesterol, lipid seviyesi azalır.
-Kilolardan kurtulduğunuzda bel, sırt ve diz ağrıları ortadan
kalkar.
-Hastalıklara daha az yakalanırsınız.
-Çarpıntılar ve yorgunluk hissi ortadan kalkar.
-Enerjiniz artar.
-Kendinize daha çok güvenirsiniz. Başarınızın farkına
varırsınız.
Fazla kilolardan kurtulmak istiyor olabilirsiniz fakat bunu yaparken size özgü beslenme
programı, diyet programı olması gerekir. Bireysel olmayan diyetler sizin sağlığınızı
olumsuz etkiler.Sağlıklı bir şekilde kilo vermek istiyorsanız bir diyetisyenle
görüşmenizi tavsiye ederim.Tabi aynı zamanda öğün atlamamaya,bol su tüketmeye
devam etmelisiniz.
Fazla kilolardan kurtulmak isteyenlere..
Fazla kilolardan kurtulun…
-Saatlerce oturmak yerine ayakta, yürüyerek daha fazla zaman
geçirin.
-Ev işlerine daha fazla zaman harcayın.
-Gün içinde 1 saat kadar dans edip, oynayın.
-Günde 8 saatten fazla uyumayın.
-Öğün atlamayın.
-Yapmaktan hoşlandığınız bir spora başlayın.
-Boş vakitlerinizi değerlendirin.
-Kızartmalardan uzak durun.
-Hızlı yemek yemeyin. Yavaş yavaş yemeğinizi yeyin. İyice
çiğnemeden yutmayın.
-Canınız abur cubur şeyler istediğinde kilolarınız ve
zayıflamak istediğinizi düşünün. Kendinizi ince hayal edin.
-Bol su için.
-Sebze ve meyveleri tercih edin.
-Salatalarda, yemeklerde soslar kullanmayın. Limon tercih
edin.
-Sabahları uyandığınızda bir bardak ılık su tüketin.
-Her öğünden önce 2 bardak su için. Midenizde doygunluk
olsun.
-Beyaz ekmek tüketiminden kaçının.
Zayıflamak için yapabileceğiniz en etkili spor: YÜZME
Fazla kilolardan kurtulmak için yeterli ve dengeli
besleniyor olmanın yanında gün içinde aldığımız kalorileri yakmak için spor
yapmak gerekir. Bütün sporlar kalori yakmanızı sağlar ama yüzerek yakılan
kalori kadar değildir. Yüzme esnasında yorulduğunuzu fazla hissetmezsiniz. Bunun
sebebi suyun kaldırma kuvvetidir. Size fazla kalori yakıyorsunuz gibi gelmese de
tüm kas grupları yüzme esnasında çalışmaktadır. Bütün sporlarda olduğu gibi
spor esnasında midenizin dolu olmamasına dikkat etmelisiniz. Dolu mide hareket
etmenizi engeller ve çabuk yorulmanıza sebep olur. Ne boş bir mideyle, ne de
dolu bir mideyle spor yapmamalısınız. Boş bir mide de kan şekerinizin düşmesine
buna bağlı olarak bayılmalara, göz kararmalarına sebep olacaktır. Su içerisinde
bir takım egzersizler yapabilirsiniz. Kollarınızı havuzun kenarlarına dayayıp
bacak egzersizleri, karın egzersizi yapabilirsiniz. Mesela sırt üstü uzanıp
bacaklarınızı karnınıza doğru çekebilirsiniz. Bir saatlik yüzme, bir saatlik
koşmaktan daha fazla kalori harcatır.50 kg ağırlığındaki biri 1 saat yüzmeyle
yaklaşık 500 kalori yakar. Yüzmek spordan daha çok eğlenmek için yapılan bir faaliyet
olarak görüyorum. Eğlenerek kilo verebilirsiniz.
Zayıflama önerileri
Zayıflamak için bazılarımız aç kalmayı tercih ediyoruz
bazılarımız gün içinde kalori hesapları yapıyoruz ve en önemlisi zayıflamak
için öğün atlıyoruz. Öğün atlamanın zayıflamanıza kısa süreli bir faydası
olabilir. Fakat daha sonra kaybedilen kilolar fazlasıyla geri size dönecektir. Zayıflamak istiyorsanız
yapmanız gerekenler;
-Öğün atlamayın. 3 ana öğün +3 ara öğün şeklinde beslenin.
-Gün içinde 3 lt su tüketin.
-Kızartmalar, hamur işleri, cipsler, salam, sosisler gibi
gıdalardan uzak durun.
-Gün içinde bol bol meyve ve sebze tüketin.
-Günde 30-45 dakika kadar spor yapın. Dışarıda yapamıyorsanız
evde 15-20 dakika egzersiz yapabilirsiniz.
-Az yağlı ürünler tüketin.(Süt, yoğurt)
-Gazlı içeceklerden uzak durun.
-Sıvı yağları kullanın.
-Şeker,tuz tüketimini en aza indirin.
-Kabızlık probleminiz varsa bu problemi çözmeye çalışın. Gün
içerisinde bir daha büyük tuvalete çıkmanız gerekir. Çıkamıyorsanız posalı
besinler dediğimiz lifli besinler tüketmeniz gerekir. Bunlar kepekli
besinler,kayısı,yeşil yapraklı sebzeler,fındık,ceviz vb. Kabızlık problemini
ortadan kaldırmak için bol bol su için.Kabızlık yaşıyor olmanızda kilo
vermenize engel oluyor olabilir.
Kilolarınız sizi rahatsız ediyorsa yeterli ve dengeli bir
beslenme programı oluşturun,öğün atlamayın ve bol bol su tüketin.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)